Muhaliflere İstiklal Mahkemesi Tehdidi
Rasim Ozan Kütahyalı, son bir aydır açıkça Türkiye’de kurulan sistemin “diktatörlük” olduğunu söylüyor. Tayyip Erdoğan’a ve Saray’a bu kadar
Rasim Ozan Kütahyalı, son bir aydır açıkça Türkiye’de kurulan sistemin “diktatörlük” olduğunu söylüyor. Tayyip Erdoğan’a ve Saray’a bu kadar yakın olup, hem de bu tanımlamayı nasıl yapabiliyor?
Kütahyalı, “düğmeye basıldı” diyerek geri dönüşü olmayan bir süreçten sözediyor ve tüm Kürtlere Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın önerdiği teklifi kabul etmelerini aksi takdirde İstiklal Mahkemeleri usulü ezileceklerini söylüyor.
RASİM OZAN’DAN DİKTÖTÖRLÜK İTİRAFI VE TEHDİDİ
Herhangi bir muhalif Erdoğan’a “diktatör” dese doğrudan ceza yiyecekken, Rasim Ozan Kütahyalı’ya bu serbestiyet neden verildi? Kütahyalı ve Abdülkadir Selvi üzerinden inşa edilmeye çalışılan bir korku imparatorluğu var. Türk halkına “diktatörlük artık kuruldu, ne yaparsanız yapın kurtuluş yok, boşuna uğraşmayın, biat edin” stratejili bu söylemin arka planındakiler?
Kütahyalı, bu çerçevede ilk kez İstiklal Mahkemelerinden sözetti ve Erdoğan’ın kurduğu yargı sisteminin şuan Cumhuriyetin kuruluşundaki İstiklal Mahkemelerinden daha güçlü olduğunu belirterek yeni bir korku dalgası inşa etmeye başladı.
KONTROLLÜ MUHALEFET: ÖZGÜR ÖZEL
Bu çerçevede Kütahyalı, Özgür Özel’i tüm muhalefete örnek olarak veriyor. Özgür Özel’in teslim alındığını, tüm muhalefetin de aynı çizgiye gelmeleri gerektiğini aksi halde hapsi boylayacaklarını söylüyor. Hapis tehdidini inşa ettiği örnek ise Mümtazer Türköne. Kütahyalı açık açık Türköne’yi tutuklatmakla tehdit etti.
Tüm bunlar Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu için nasıl bir tehlikenin gelmekte olduğunu, düğmeye basıldığını gösteriyor.