Recent Posts

Mahir Esad: Captagon Kralı

Suriye’de devrilen Esad rejimi son yıllarda 10 milyar dolarlık captagon ticareti yapan bir narco devlete dönüşmüştü. Ticaretten sorumlu kişi

PAYLAŞ:

Suriye’de devrilen Esad rejimi son yıllarda 10 milyar dolarlık captagon ticareti yapan bir narco devlete dönüşmüştü. Ticaretten sorumlu kişi ise Esad ailesinin en küçüğü Mahir Esad’dı. Rejimin yıkılmasının ardından captagon üretim fabrikaları da gün yüzüne çıktı.

ESAD AİLESİNİN ÜRDÜN’DEKİ BARONU: MARAİ

2011’de Arap Baharı ayaklanmalarından sonra, Hizbullah’ı zayıflatmak isteyen Lübnanlı yetkililer, örgütün captagon fabrikalarını kapatmaya başlamışlardı. Hizbullah, bu hamleye üretim tesislerini Suriye’nin içine taşıyarak cevap verdi. Esad rejimi böylece captagon sektörüne girmiş oldu. Ancak bu kez sorun Ürdün’ün de sorunu oldu çünkü captagon esas olarak Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerinde pazarlanıyordu. Suriye’de üretilen uyuşturucu haplar, önce Ürdün’e oradan da tüm Arap coğrafyasına dağıtılmaya başlandı.

Marai al-Ramthan Ürdün’de yaşayan dünyanın en büyük Captagon uyuşturucu hap tüccarı olarak biliniyor. Evinin girişinde Başer Esad’ın fotoğrafı bulunan Ramthan, hayalet gibi farklı adreslerde yaşayan ve milyarlarca dolarlık servetinden bahsedilen bir isimdi. Esad ailesi Captagon işine girmeden önce sınırda tütün ve alkol kaçakçılığı yaparken, sonrasında dev bir barona dönüştü. Ürdün Hükümeti, Esad’ın rejim olarak ve ordusunu kullanarak yaptırdığı kaçakçılığı engellemekte başarısız olunca sert bir karar verdi ve yerini tespit ettiği Captagon Baronu Ramthan’ın evini savaş uçaklarıyla bombalayarak, Ramthan, karısı ve 6 çocuğundan beşini öldürdü.

ORGANİZE SUÇLARIN İÇERİDEN ÇÖKERTTİĞİ REJİM

Zaman ilerledikce Esad rejiminin Captagon’dan yıllık elde ettiği gelir 10 milyar dolara çıktı. Ancak; Suriye’nin ekonomik çöküşünün ortasında, organize suçun yanı sıra endüstriyel düzeyde uyuşturucu üretimi ve kaçakçılığı Esad’ın güvenlik aygıtının çekirdeğine sızdı.

Uyuşturucu ticareti Esad’ın kardeşi Mahir’in komuta ettiği Suriye’nin elit 4. Tümeni tarafından yürütülüyordu ve uyuşturucu ağı ülkenin ordusu ve milis ağının neredeyse her köşesine yayılmış durumdaydı. Bu kirlenme; Suriye devleti içinde kalan az miktardaki bütünlüğü de parçaladı ve en başta orduyu yozlaştırdı.

Rejimin askerî aygıtı son böylece yozlaştı ve içeriden çürüdü ve dışarıdan parçalandı.

MAHİR ESAD’IN GİZLİ FABRİKALARI

Suriye’nin captagon imparatorluğunun merkezinde, uyuşturucunun üretim ve kaçakçılığının büyük kısmını denetleyen Mahir Esad’ın 4. Tümen’i yer alıyor. Haplar Suriye’deki gizli laboratuvarlarda, genellikle Esad rejiminin uzun süredir yakın müttefiki olan Lübnan Hizbullahı’nın da katılımıyla üretiliyor.

Captagon ticaretinden elde edilen kazanç, Batı tarafından ağır yaptırımlara maruz kalan Esad rejimi için hayati önem taşıyor. Ancak uyuşturucunun ulaştığı nokta, ekonominin ötesinde.

SUUDİ ARABİSTAN VE KÖRFEZ ÜLKELERİNİ İSTİKRARSIZLAŞTIRMA

Bazı uzmanlar Suriye’nin captagon ihracatının da siyasi amaçlı olduğunu ve başta Suudi Arabistan olmak üzere Körfez ülkelerini istikrarsızlaştırmayı hedeflediğini öne sürüyor.

GAYRİ SAFİ MİLLİ HASILA 9 CAPTAGON HASILATI 10 MİLYAR DOLAR

Resmi gayrisafi yurtiçi hasılası sadece 9 milyar dolar olan Esad rejiminin captagon ticaretinden yılda 10 milyar dolar kadar gelir elde ettiği söyleniyor.

Captagon Suriye’de 5 cente üretilirken zengin Körfez ülkelerinde yüksek fiyatlara satılıyor. Suriye’de birkaç sente satılan tek bir hap Riyad gibi şehirlerde 25 dolara kadar alıcı buluyor.

TÜRKİYE ROTASI NASIL AÇILDI

Suriye ile uzun bir sınırı paylaşan Ürdün, captagon için önemli bir transit merkezi. Ürdün ordusu, uyuşturucuyu sınırdan geçirmeye çalışan silahlı kaçakçılarla sık sık çatışmaya giriyor. Ürdünlü narkotikle mücadele görevlileri kaçakçılarla sık sık çatışmaya girdiklerini, bazı çatışmalarda 400 kişilik grupların dahil olduğunu bildiriyor. Türkiye’de de kaçakçılık rotaları benzer şekilde adapte olmuş, tespit edilmekten kaçınmak için ticari nakliye ve karmaşık lojistik ağları kullanılıyor.

Türkiye özellikle Ürdün üzerinden geçen rota engellerle karşılaştığında, uyuşturucu için bir başka önemli geçiş yolu haline geldi. Captagon genellikle deniz yoluyla Suudi Arabistan’a ya da diğer Körfez ülkelerine gönderilmeden önce kuzeye, Türkiye’ye getiriliyor. Bu ticaret, jeopolitik olaylarla birlikte dalgalanmalar gösterdi. 2010’ların ortalarında IŞİD’in Suriye’nin kuzeyindeki bazı bölgeleri kontrol ettiği dönemde Türkiye’ye captagon akışı yavaşladı. Ancak bu bölgeler Esad rejiminin kontrolüne geçince rota yeniden açıldı.

Türk yetkililer son yıllarda önemli miktarda captagon ele geçirdi. 2015’te Körfez’e giden bir yağ filtresi sevkiyatının içine gizlenmiş 11 milyon tablet yakalandı. Captagon kaçakçılığı, kaçakçıların ürünlerini taşımak için araçlarda, nakliye konteynerlerinde ve hatta özel uçaklarda gizli bölmeler kullanmasıyla giderek daha sofistike hale geldi. 2020’de İtalya’da, Suriye’den Türk limanları aracılığıyla gönderilen 84 milyon captagon hapı ele geçirildi.

MAHİR ESAD: KİMYASAL MAHİR

Mahir Esad, 21 Ağustos 2013’te Guta’da düzenlenen kimyasal saldırılardan da sorumlu tutulmuştu. Nitekim saldırılarda kullanılan sarin dolu roketlerin Mahir Esad’ın komutanı olduğu 4.Zırhlı Tümen’e bağlı birimler tarafından atıldığı raporlarda yer almıştı.

Mahir Esad, öteden beri İran’la çok yakın ve askeri kimliğinin dışında dünyanın farklı coğrafyalarında örtülü şirketleri olduğu biliniyor. Captagon kralına dönüştükten sonra milyarlarca doları bu şirketler üzerinden farklı ülkelere aktardığı düşünülüyor.

Esad devrildikten sonra uluslararası medya muhaliflerin kontrolüne geçen alanlarda çekime başladı. Mahir Esad’ın captagon fabrikaları da bu sayede ortaya çıktı. Körfez ülkelerine sevkedilen gıda maddelerinden elektronik gereçlere kadar pekçok ürünün içinin captagonlarla doldurulduğuna ilişkin onlarca video internet aleminde dolaşıyor artık.

PAYLAŞ:

Yurum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir