CHP Kurultayı İddianamesi
Cumhuriyet Halk Partisi’nin kongresinin iptal edilmesiyle ilgili iddianamenin detayları, Tayyip Erdoğan’ın CHP hakkındaki planlarını da gözler önüne seriyor. İddianame
Cumhuriyet Halk Partisi’nin kongresinin iptal edilmesiyle ilgili iddianamenin detayları, Tayyip Erdoğan’ın CHP hakkındaki planlarını da gözler önüne seriyor.
İddianame deliller üzerine değil, birkaç kişinin ifadesi üzerine kurulmuş. Başta Lütfü Savaş olmak üzere şikayetçi ve tanıklar Ekrem İmamoğlu ve Özgür Özel’in parayla delegeleri satın aldıklarını iddia ediyorlar. Ancak savcılık bu iddiaları delillendirememiş. Örneğin MASAK raporu bu iddiaları desteklemiyor. Ama savcı sadece birkaç kişinin iddiasıyla CHP Kurultayının iptali ve Ekrem İmamoğlu’nun siyasi yasaklı hale getirilmesi için iddianame düzenlemiş.
LÜTFÜ SAVAŞ İHRAÇ EDİLDİ ŞİKAYETÇİ OLDU
Eski Hatay Belediye Başkanı Lütfü Savaş CHP’den ihraç edildikten iki ay sonra savcıya koşup şikayetçi oluyor. Ondan önce kurultaya şaibe bulaştığıyla ilgili bir iması dahi yok.
Lütfü Savaş, İsmail Saymaz ve bazı gazetecilerin kurultayda “Kemal Kılıçdaroğlu çekildi” diyerek manipülasyon yaptığını söylüyor.
Yine bazı pusulalara işaret konularak Kılıçdaroğlu’na verilen oyların geçersiz hale getirildiğini iddia edip Şaban Sevinç’i kaynak olarak gösteriyor:
“Kemal Kılıçdaroğlu’na verilen oyları geçersiz saydırmak amacıyla pusulalar üzerine
işaretler koyarak seçim sonuçlarını manipüle ettiği duyulmuştur.
Bu durum medyaya da yansımış ve Bizim Tv Genel Yayın Yönetmeni Şaban Sevinç
katılmış olduğu bir canlı yayında Kurultayda Güneydoğu delegelerinin kullanmış oklukları
oyları geçersiz kılmak adına oy pusulasında oy verilmemiş aday üzerine de işaret konularak
bu oyların geçersiz kılındığına dair açıkça beyanlarda bulunmuştur. Yine gazeteci Şaban
SEVİNÇ oyların kimin tarafından geçersiz hale getirildiğini de bildiğini ancak canlı yayında
ifade edemeyeceğini belirtmiştir.”
LÜTFÜ SAVAŞIN GAZETECİLERDEN DUYUMLARI
Savaş’ın iddiaları hep duyum üzerine örneğin: “İmamoğlu’nun KK’nın adaylıktan çekilmesi yönünde telkin yaptığını bir gazeteciden duydum.” yine “KK’nın ilk turdan sonra çekildiğini bir gazeteciden duydum.” şeklinde üçüncü şahıslardan aktarımlar
FLASH BELLEK
Lütfü Savaş ayrıca, gazeteciler İsmail Saymaz, Şaban Sevinç ve Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan’la ilgili suç duyurusu yerine geçecek bir flash bellek hazırlıdığını da söyleyerek savcıya sunacağını belirtiyor.
GAZETECİLERLE İLGİLİ SORUŞTURMA AYRILDI
İddiaya göre gazeteciler de kapsayan bir soruşturma var ama uzayacağı için ayrıldı.
Burada medyaya ilişkin suçlamalardan biri de Halk TV’nin sahibi Cafer Polat’ın menfaat karşılığı Kılıçdaroğlu’nun özel kalem müdürü olan Şükran Kütükçü isimli kadını menfaate boğduğu İngiltere’de ağırladığı para verdiği, böylece Kılıçdaroğlu hakkında bilgileri temin ettikleri. Bu iddia tanık Hatip Karaaslan’ın ve Tolgahan Erdoğan’ın ifadesinde geçiyor. Ancak savcı bu iddiayı doğrulayacak hiçbir delil bulamamış. İddianamede sadece tanık ifadesi var bu konuda. Hiçbir delil yok.
ŞÜPHELİ İFADELERİ
İddianamede şüpheli olarak gösterilen bazı kişilerin ifadeleri de var.
Bunlardan biri CHP İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik. Çelik, diyor ki; “Şikayetçilerden Erkan Çakır’ı tanımıyorum. Kurultaydan birkaç gün önce Ankara’dayken telefonumlu aradı ve Iğdır İl Başkanı ile yanıma gelmek istediğini söyledi. Ben de Iğdır il başkanının talebidir diye kabul ettim. Sonra Oteldeyken birkaç kişiyle geldi ama Iğdır İl Başkanı yoktu. Nerede diyince işi var gelemedi dedi. Kısa bir süre oturup fotoğraf çektirebilir miyiz dedi. Çektirip gitti.”
İlerleyen günlerde Erkan Çakır’ın o fotoğarıf “bak ben kurultaydaydım tüm fırıldakları biliyorum” iddiasına delil olarak kullandığını gördük. Yani delil oluşturmak için Erkan Çakır, Iğdır İl Başkanı hikayesini kurgulayıp Özgür Çelik’le fotoğraf çektirebilmiş.
CHP Bursa İl Başkanı Nihat Yeşiltaş, savcının kilit tanıklarından Erkan Çakır hakkında ilk şikayetçi olan kişi. İftira ve hakaretten şikayetçi olduğunda Ankara Başsavcılığı henüz CHP Kurultayı ile ilgili soruşturma başlatmamıştı. Ancak Yeşitaş’ın bu şikayeti sonradan tam tersine dönüştürülüp Erkan Çakır’ın kilit tanık yapıldığı CHP kurultayı aleyhine soruşturmaya dönüştürüldü.
Yeşiltaş, verdiği ifadede oğlu Ozan Hasret Yeşiltaş’ın İBB Kültür AŞ’de başlamasının torpil olmadığını söylüyor. Ancak burada ciddi bir etik sorun oludğu ortada.
TANIK İFADELERİ
HATİP KARAASLAN
CHP İzmir delegesi, CHP kurultayının iptali için Ankara’da dava açan kişi.
Diyor ki kurultay delegesi olan Mehmet Kılıçarslan geldi, bana Özgür Özel’i desleklemem için para teklif etti. Kılıçarslan’ı Özgür Özel’e yönlendiren aracılık eden kişi İzmir belediye Başkanı Cemil Tugay’dır. Özgür Özel adına para ve menfaati dağıtan Cemil Tugay.
“Mehmet KILIÇASLAN benim kaldığım otele öğleden sonra saat 15:00-16:00 sıralarında
geldi. Otelin lobisinde ikimiz baş başa görüştük. Bu görüşme sırasında yanımızda başka bir
kimse yoktu. Bana kendisinin bu kongrede Özgür ÖZEL’i desteklediğini, benim de Özgür
ÖZEL’e destek olmamı, bu desteğim karşılığında istediğim miktarda parayı bana
vereceklerini söyledi. Devamında benim kabul etmem halinde beni Özgür ÖZEL’in kaldığı
Concorde Otele götürüp kendisiyle görüştürüp istediğimi alabileceğimi söyledi. Teklifini
ısrarla tekrarladı. Fakat ben kabul etmedim. Ben kendisine “Eskiden Kemal
KILIÇDAROĞLU’nu destekliyordun. Neden fikir değiştirdin?” diye sorduğumda, bana; “Bu
işler siyaset işidir, menfaat işidir, bende kendi menfaatime bakıyorum. Sen de böyle yapıp
kendi menfaatini gözet.” dedi. Ben kendisine bu işlerin karşılığında “Sen ne kadar para
alacaksın?” diye sordum. O da bana “Ben 1.000.000 (bir milyon) türk lirası alacağım, ayrıca
6 (altı) tane kurultay delegesi bana bağlı, onların her biri için de ayrı ayrı 300.000 (üç yüz
bin) Türk Lirası alacağım. Bundan daha fazla alan delegeler de var” dedi. Mehmet
KILIÇASLAN’ı Özgür ÖZEL’e yönlendiren ve aracılık eden kişi de mevcut İzmir
Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil TUGAY’dır. Ayrıca İzmir’deki parti delegelerini Özgür
ÖZEL’i desteklemeleri için organize eden, ikna ettiği delegelere para ve menfaat sağlayan
kişi de Cemil TUGAY’dır.”
Yine başka bir iddiası da İhsan Aktaş isimli işadamının Özgür Özel’i seçtirmek için İmamoğlu adına kurultay üyelerine para dağıttığı şeklindeki iddiası:
“İzmir CHP delegelerinden olan
Özkan TİCE halen CHP Genel Merkezi Yüksek Disiplin Kurulu üyesi olarak görev yapar.
Ben çevremdeki bir çok kişiden Özkan TİCE’nin elinde çantalarla delegelere para dağıttığını
söylediklerini duydum. Benim duyduklarıma göre İstanbul’da büyük bir iş adamı olan Aziz
İhsan AKTAŞ isimli kişi CHP Kurultayında Özgür ÖZEL’in desteklenmesi için İstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İMAMOĞLU vasıtası ile yüklü miktarda bu iş için para
ayırıp dağıttıklarını duydum.”
TANIK TOLGAHAN ERDOĞAN:
Tolgahan Erdoğan CHP üyesi. Kurultaydan sonra bir anda ortaya çıktı sosyal medyada. Davalardan çekinmeden herkes hakkında tweetler atmaya başladı. En geniş kapsamlı ifade vermiş, onlarca isim geçiyor ifadesinde.
Biraz mantığa aykırı biçimde, bizzat tanımadığı delegelerin kendisinin yanında “Ben bukadar aldım sen ne kadar aldın” diye birbirleriyle konuştuklarını iddia ediyor.
Yine bir kafede otururken uber şoförlerinden kurultay öncesi döviz bürolarının açılıp 50 milyon dolar taşındığını duyduğunu iddia ediyor. Tüm tesadüfler Tolgahan Erdoğan’ın etrafında görçekleşiyor.
TANIK YILMAZ ÖZKANAT
Batman İl Başkan Yardımcısı. Bu görevden ayrılmak zorunda kaldıktan bir hafta sonra ifade vermeye gidiyor. Eş zamanlı olarak partiden ihraç da edilmiş. Şöyle diyor:
“Batman delegelerinin çoğunluğu Ankara’ya kurultay için gelmeden önce Kemal Kılıçdaroğlu’nu
desteklediklerini açıkça söylüyorlardı. Kurultaydan bir gün önce otelde yapılan görüşmeler
ve Batman İl Başkanı Hüseyin Yaşar’ın delegelere yaptığı baskı sonucunda bu delegeler fikir
değiştirerek Özgür Özel lehine oy kullanmaya ikna edilmiştir. Bu baskıyı yapan Hüseyin
Yaşar, Özgür Özel ve adamlarından ne almışsa kendisine almıştır.”
TANIK SERDA TANDOĞAN:
Veli Ağba’nın kendilerine Bursa’da siyasi rüşvet teklif ettiğinde Özgür Özel’in de orada olduğunu hatta Özel’in de aynı şeyleri söylediğini anlatıyor:
“Veli Ağbaba orada bulunan kişilere
hitaben “ilçe başkanı olup da görevinden istifa edecek olan arkadaşları belediye başkan adayı
yapacağız, bu işler için para lazım, belediye başkan adaylığı çok masraflıdır, adaylar masraf
yapmayacaklar, tüm masraflarını biz karşılayacağız, çok kolay bir seçim süreci geçirecekler,
Kemal Kılıçdaroğlu gibi dışarıdan devşirme adayları koymayacağız, sizden isteğimiz Özgür
Özel’e destek vermeniz” dedi. O sırada odada Bursa kurultay delegesinden 44 kişi vardı. Bu
konuşma üzerine Yenişehir, Karacabey, Harmancık, Gürsu, Kestel İlçe başkanları ile ben
belediye başkanı adayı olmak istediğimizi beyan ettik. Onlar da “Özgür Özel kazandığı ve
sizler de onu desteklediğiniz takdirde bu desteğinizin karşılığı olarak sizleri belediye başkan
adayı yapacağız” dediler. Özgür Özel de bizzat oradaydı, aynı sözleri o da söyledi, bu
şekilde toplantı sona erdi.”
Tanık Serda Tandoğan, Özgür Özel’in ve Veli Ağbaba’nın şimdiki Mudanya Belediye Başkanı Deniz Dalgıç’tan değeri 50 milyon liralık villa aldıklarını söylüyor.
“Aynı zamanda şimdiki Mudanya Belediye Başkanı Deniz
Dalgıç aday olabilmek için (kendisi büyük müteahhittir), Bursa ikinci sıra milletvekili ve
Özgür Özel’in Bursa’daki ayağı olan Nurhayat Altaca Kayışoğlu’na lüks bir villa verdiği ve
yine CHP Genel merkezinde etkili bir isme bir villa verdiği, bunun karşılığında belediye
başkanı adayı yapıldığını tüm Bursa CHP örgütü tarafından bilinmektedir. Bu villalar
Mudanya ilçesi Bademli mevkiindedir. Araştırıldığında Bursa’nın en değerli ve en pahalı
villaların bu bölgede olduğu görülecektir. Tahmini her bir villanın değerinin 40 milyon TL ile
50 milyon TL arasında olduğunu düşünüyorum. Villa verilen isimler arasında Veli Ağbaba
ile Özgür Özel’in de olduğu konuşuluyor.”
Ancak savcılık bu konuyu MASAK’a sorduğunda MASAK böylesi bir villa el değiştirmesine ilişkin hiçbir delil bulamıyor.
TANIK LEVENT ÇELİK
Bu kişi diyor ki, Özgür Özel adına telefon dağıtanların yakalarına kamera takmışlar merkezden telefonları gerçekten delegelere verip vermediklerini merkezden kayıt altına almışlar. Savcılık bununla ilgili hiçbir delil bulamıyor.
Rüşvet dağıtan birinin suç işlerken kendisinin kaydedilmesine rıza gösterip yakasına kamera taktırması, sonra da bu kayıtları merkezde İmamoğlu’nun izlemesi oldukça akla aykırı bir durum ama savcı hiçbir delil bulamadan bu ifadeyi de muteber kabul ediyor:
” İsmini hatırlamadığım Balıkesir Bandırma ilçesinde belediye meclis üyesi olduğunu söyleyen bir kişi kurultaydan 6
(altı) ay sonra Ankara’da yapılan CHP’nin tüzük kurultayı sırasında benim de bulunduğum bir
topluluk içerisinde geçen sohbet esnasında dalga geçerek “Bizi hediye dağıtımında
görevlendirdiler ancak bize güvenmeyip yakamıza takip için kamera takıp kayıt aldılar.
Telefon ve benzeri hediyeleri dağıtıp dağıtmadığımızı kontrol edip merkezden kameralar
üzerinden kayıt aldılar”
CHP’Yİ FELÇETME İDDİANAMESİ
İddianame bu haliyle CHP’yi felç etmek için düzenlenmiş. İddianamede hiçbir delil yok. Tamamen “böyle olduğunu duydum” şeklinde tanıkların da üçüncü şahıslara atfettikleri söylemler var.
CHP Kurultayının iptaline giden süreçte, Kemal Kılıçdaroğlu AK Parti ile birlikte çalışmakla suçlanıyor ve şeytanlaştırılmış durumda. Kurultay iptal edilir gerekçesiyle Özgür Özel’in başında sürekli bir giyotin sallanıyor. Partiye kayyım atanacağı iddiaları partiyi çalışmaz hale getiriyor. İddianameyle Ekrem İmamoğlu’na siyasi yasak istenerek de geleceğin Cumhurbaşkanı adayının üzerine bir kat daha beton dökülüyor.
Özetle Erdoğan, CHP’deki bütün figürleri ve partiyi felç etme üzerine kurmuş oyun planını.